Ana içeriğe atla

Nitelikli

Kısa Büyü ve Gizem Tarihi, Kitap İncelemesi

Merhabalaar, yakın zamanda bitirdiğim bir kitabı, Alfred Thompson'un Kısa Büyü ve Gizem Tarihi eserini sizlerle paylaşmak istiyorum. Öncelikle yazardan bahsedecek, sonra kitabın neler anlattığından söz edecek ve en son da kendi yorumlarımı paylaşarak bitireceğim yazıyı. Alfred Thompson'ın kim olduğunu araştırmama rağmen bulamadığımı söyleyerek başlamak istiyorum öncelikle. Gerçekten internette izine rastlayamadım. Kitabı yabancı satıcılarda da aradığım zaman baskılarına ve satışlarına denk geldim fakat hiçbiri beni yazarın kim olduğuna götürmedi. Bazı sitelerde kitabın sahibi olarak yanında birkaç isme daha denk geldim, bir tanesi Jan Van de Velde ki kendisi 17. yüzyılda yaşamış bir ressam olduğundan bunun doğru olduğunu düşünmüyorum. İkinci ve daha olası isim ise editör olarak geçen Tarl Warwick. Kendisi bilinenen ve güvenilir bir sitede, online topluluklarda aktif ve bu tür konulara ilgili bir yazar ve çizer olarak tanımlanıyor ve buna benzer pek çok kitapta ismi bulunuyor. İ

Demans (Bunama) Tarihi Üzerine

Merhabalar! Bir staj döneminden daha çıktım ve bu staj sırasında önüne geçemediğim ve geçmek de istemediğim tarih ilgim sonucunda sizlerin de ilgisini çekecek birkaç konu hakkında yazı yazmak geldi aklıma: Nöroloji stajında aldığımız derslerden bir tanesi özellikle Alzheimer alt tipi ile bilinen demans (bunama) üzerineydi. Acaba eskiden insanlar bu durum karşısında ne yapıyor, neler düşünüyorlardı?

Demans, bunama terimi yüksek kortikal (beyin ile ilgili) işlevlerde kayıp olarak anlatılabilir aslında basitçe. İsmine daha aşina olduğumuz Alzheimer hastalığı, bir demans alt tipidir. Bellek kaybı, unutkanlık belirtisi ile ön plana çıkar. Parantez açalım, yani birbirinden farklı demans tipleri vardır ve birbirinden farklı belirtiler ön plana çıkabilir. Birinin hafızasının çok iyi olması, onun demans hastası olmadığını göstermemektedir. Araştırmalarım ve hobilerim için açtığım bu sayfada eğitimini aldığım mesleki bilgilendirmeyi de kendimde sorumluluk gördüğümden bu küçük anlatıyı yapıyor ve tarih bölümü ile devam ediyorum: 


Demans, Alzheimer gibi hastalıklar 19. yüzyıla doğru günümüzdeki anlamlarını kazanmaya başlamış ve ilerlemelere sahne olmuşlardır. Zamanla biyolojik ve kimyasal temelleri, genetik bağlantıları ve görüntüleme yöntemleri ile beyin üzerindeki etkileri ortaya konmuş, hala daha konmaktadır. Fakat tahmin edebileceğiniz gibi insanın olduğu her dönemde sağlık ve hastalık birlikte var olmuş; bu durum da kaynaklarda kendini göstermiştir.

Mesela Antik Mısır'ı ele alalım. Mental, zihinsel sağlığın kalp ve diyaframa bağlı olduğunu düşünseler dahi ileri yaşın büyük hafıza sorunları ile beraber gelebileceğinin farkındalardı. Antik yazıtların ortaya koyduğu su geçirmez gerçek, bilişsel işlevlerin yaşla birlikte değiştiğinin bilinmesiydi.

Milattan önce yedinci ve altıncı yüzyıllarda yaşamış ve demokrasinin temelini attığı söylenen Atinalı Solon, muhakeme ve yargı gücünün fiziksel acı, zorlama, ilaçlar, bir kadının etkisi altında kalmak ve yaş gibi şeylerden etkilenebileceğini yazmıştı. Yine aynı dönemlerde yaşamış filozof Pythagoras yaşamı altı faza bölmüş, son iki fazın (63-79 ve 80'den ölüme kadar) mental ve fiziksel gerileme dönemi olduğunu söylemiştir. 


Son dönemlerin, ölümlü varoluşun son sahneleri olduğunu ve ne büyük şans ki çoğu insanın buralara gelmeden hayattan göçüp gittiğini, zira insan zihninin bir bebeğinki kadar alçaldığını düşünmüştür. Dönemin Çin kaynaklarında da demans kelimesi kullanılmış, ''aptal yaşlı kişi'' olarak ifade edilmiştir.

Platon, Horatius, Aristo gibi isimler de demans hakkında tartışmış, yaşla birlikte geleceğini ve elden bir şey gelmeyeceğini söylemişlerdir. Platon, yaşlı kimselerin sorumluluk gerektirecek pozisyonlarda bulunmaması gerektiğini söylemiş, gençliklerinde taşıdıkları muhakeme ve hafıza gücünden yoksun olduklarını gerekçe olarak öne sürmüştür. Solon da aynı şekilde vâris veya veraset gibi konularda yukarıda bahsettiğim, içinde ileri yaşın da bulunduğu etkenlerden söz etmişti. 


Günümüzde de belli bir yaşın üstündeki kimseler yasal işlemlere başvurduklarında (bir şeyler satmak veya almak) onların test edilmesi, Platon'un ve Solon'un daha o günlerden ''yaş ve sorumluluk'' konusuna getirdiği bakış açısının eseri olabilir aslında. 

Tabii herkes demans ve yaş ilişkisinde aynı görüşte değildi. Misal Romalı Cicero, De Senectute  eserinde; yaşlılığın zorunlu olarak mental değişikliklerle gelmesi gerekmediğini yazmıştı. Zihinsel kayıplar yaşlılarda kaçınılmaz değildi, iradesi zayıf yaşlılar bundan etkilenirdi. Aslında bu görüş günümüz tıbbi bakışına daha yakındır zira zihinsel olarak diri kalan, öğrenmeye ve sosyalliğe daha istekli kimselerin; diğerlerine nazaran demans konusunda daha şanslı olduklarını biliyoruz. Cicero da zihinsel olarak aktif kalan kimselerin demansı önleyebileceklerini söylemişti fakat bu bakış açısı döneminde, görmesi gereken değeri görmedi.

Aulus Cornelius Celsus, Galen, Kapadokyalı Aretheus gibi tarihin ünlü hekimleri de demans hakkında bilgilerini kaleme almışlardır. Akut ve kronik durumları ayırt etmeye çalışmış, geri döndürülebilir olup olmadıkları hakkında düşünmüş, bir hastalıkla beraber gelip gelemeyeceklerini söylemişlerdir.

Tabii burada şunu da eklemek gerekir ki, günümüzde zihinsel işlevleri ve aklı beyne atfediyor olsak da geçmişte bu böyle değildi. Tabii ki bunlar felsefenin, bilimin ve din bilimcilerin dahi ilgilendiği konular, zihnin beyinden ayrı olup olmayacağı veya tek işlevin beyinde olup olmadığı gibi... Fakat demek istediğimi anladınız sanıyorum, geçmişte zihinsel işlevler karaciğere, akciğerlere veya diğer organlara atfediliyordu. Galen ve Hipoccrates gibi kimseler zihinsel işlevleri beyin ile ilişkilendirmiş olsalar da Aristo ve benzeri düşünürlerin yazıları odak noktasını diğer organlara çekmişti.

Gelelim orta çağlara... Roma'nın çöküşü ile birlikte tıp ve sağlık hızlı bir çöküşe girdi sizin de bildiğiniz üzere. Burada bir parantez açarak kaynaklarda ''orta çağ doğusuna'' dair bir bilgi bulamadığımı, bu ''atlamanın'' bazı yazarlarca da bizzat makalelere konduğunu belirtmeliyim. 

Orta çağda  bunama durumu, günahların bir sonucu olarak görülmüştü. On üçüncü yüzyılda yaşamış rahip Roger Bacon, yaşlılığı ilk günahın bir cezası olarak görüyordu ve bu sebeple demans kaçınılmazdı. ''Yaşlılık, unutkanlığın eviydi.'' Fakat ilerici bir iddia olarak kalpten ziyade beynin, bu hafıza ve düşünce işlerinde merkez olabileceğini öne sürmüştü. Orta çağda bilişsel bozuklukları olan hastalar; cadı avlarına, yakılmalara ve idamlara da maruz kalmıştı.

Rönesans döneminde de ilgili pek çalışmadan söz edilemezse de günümüz demans tanımına uyan bir iddiadan bahsetmeden geçmek istemiyorum, yazının başında da söylediğim gibi bir kişinin hafıza kusuru olmaması onun demans hastası olmadığı anlamına gelmiyor ve aynı şekilde bunama durumunun tek getirisi de hafıza kaybı değildir. Fransız doktor Andre´ du Laurens, on altıncı yüzyılda yaşamıştı ve hastalarının hafıza kaybı yanında yargı yetilerini kaybedip bebeklik dönemlerindeki gibi davrandıklarını söylüyordu. Demans sadece hafıza kayıplarına yol açmıyor, çocukça davranmalarına sebep oluyorlardı. 

Orta çağlar için sebebin günah olması sizlere komik gelmiş olabilir fakat 1700'lü yıllar da daha mantıklı sebeplere sahne olmamıştı doğrusunu isterseniz. Jean Etienne Esquirol'in ''Des Maladies Mentales'' isimli kitabında ''demans sebepleri'' şöyle listelenmişti. Yanlış anlaşılmasın, Esquirol zamanının önde gelen doktorlarından biriydi. Ne bir fakülte profesörü ne de bir başhekimdi fakat insanlar ondan dersler alır, hastane gezilerine onlarca öğrenci delice akın ederdi. Kendisi hayatını deliliğe adamış bir doktordu. Demansı üç tipe ayırmış, hakkında açıklamalar yapmıştı.

Fakat listesine gelirsek: Esquirol'a göre korkular, mutsuz aşk, fakirlik, tatmin edilmemiş tutkular ve bir kişinin kendisini tatmin etmesi pek ala demans sebebi olabilirdi. Fakat doktor, demansın duyarlılık, zeka ve irade bozulması ile seyreden cerebral (beyinle ilgili) bir hastalık olduğunu, bunamış bir insanın eskiden sahip olduğu zevkleri kaybettiğini; fakir birine dönmüş zengin biri olduğunu söylemiştir ve bu tanımların günümüze uygun olduğu da söylenebilir. 

Peki hiç örnekleri var mıydı bu tarz hastaların? Bizans döneminde 70 yaşını aşmış imparatorlardan bazılarında bilişsel gerilemeler kaydedilmişti. I. Justinus'un son yıllarında yaşadığı bilişsel kayıpların başkentteki insanlarca bile fark edildiği ve bununla dalga geçildiği söylenir. Bazı imparatorların görevlerine ve sorumluluklarına önem vermedikleri (Zoe, VI. Michael -lakabı ''Çok Yaşlı'' dır-, Nicephorus) yazılır. Zoe Porphyrogenita'nın karakter ve davranış değişikliklerinden, öz bakımını terk ettiğinden de söz edilmektedir.

Shakespeare gibi şairler ve yazarlar oyunlarında yaşlılıkla gelen işlev kayıplarına değinmişlerdi. Kral Lear karakteri bunun en bilinen örneklerinden biridir. Hatta Shakespeare'in, yazılarında; dönemin doktorlarından çok daha doğru temsiller verdiğini söyleyenler vardır. 


İngiltere Kralı III. George ileri derecelere varan sağlık sorunları yaşamıştır. 1814 senesinde Hannovar Kralı ilan edilmiş fakat bunu anlamamıştı. Aynı şekilde 1818 yılında hayatını kaybeden karısının vefat ettiğini de anlayamadı. 1819 yılbaşında tam 58 saat boyunca anlamsız şekilde konuştuğu kayıt altına alınmıştı. 

Caligula, Nero gibi Roma imparatorlarının delilik olarak isimlendirilen hareketlerini duymuşsunuzdur. Caligula'nın atını vekil yapması, kendisini bizzat tanrı ilan etmesi (Romalılar da önceki imparatorların tanrısallaştırılması geleneği vardı fakat bu biraz farklı bir konsepttir.) veya Nero'nun aşırıya kaçan davranışları, şehri yanarken lir çalması... (ki bu konu pek çok tarihçi arasında tartışmaya açıktır, bir sonraki yazımda bu konuyu ele almayı düşünüyorum.) Tabii her bilişsel - zihinsel hastalığa demans diyemeyiz, fakat bazı tarihçiler bu tarz hareketlere bilişsel bozuklukların sebep olabileceğini öne sürmüşlerdir.

Burada, demans veya Alzheimer gibi terimlerin kullanım alanları ve ifade ettikleri durumların kapsayıcılıkları, yazılı kaynakların azlığı veya güvenirlikleri gibi sorunları da göz ardı etmemek gerektiğini söylemeliyim. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Sağlıkla, kitapla ve merakla kalın!



Kaynakça ve İleri Okuma:

  • François Boller, Margaret M Forbes, History of dementia and dementia in history: An overview, Journal of the Neurological Sciences, Volume 158, Issue 2, 1998, Pages 125-133, ISSN 0022-510X, https://doi.org/10.1016/S0022-510X(98)00128-2. (https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0022510X98001282)
  • François Boller, History of Dementia, Handbook of Clinical Neurology, Elsevier, Volume 89, 2008, Pages 3-13, ISSN 0072-9752, ISBN 9780444518989, https://doi.org/10.1016/S0072-9752(07)01201-8. (https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0072975207012018)
  • Yang, Hyun-Duk & Kim, Do & Lee, Sang & Young, Linn. (2016). History of Alzheimer's Disease. Dementia and Neurocognitive Disorders. 15. 115. 10.12779/dnd.2016.15.4.115. 
  • N.C. Berchtold, C.W. Cotman, Evolution in the Conceptualization of Dementia and Alzheimer’s Disease: Greco-Roman Period to the 1960s, Neurobiology of Aging, Volume 19, Issue 3, 1998, Pages 173-189, ISSN 0197-4580, https://doi.org/10.1016/S0197-4580(98)00052-9. (https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0197458098000529)
  • Poulakou-Rebelakou E, Kalantzis G, Tsiamis C, Ploumpidis D. Dementia on the Byzantine throne (ad 330-1453). Geriatr Gerontol Int. 2012;12(3):405-412. doi:10.1111/j.1447-0594.2011.00779.x
  • Assal F. History of Dementia. Front Neurol Neurosci. 2019;44:118-126. doi:10.1159/000494959

  • Suetonius, On İki Caesar'ın Yaşamı, Çev: Gül Özaktürk, Ü. Fafo Telatar, 3. Basım, Doğu Batı Yayınları, Ankara, 2021
  • https://canohealth.com/news/blog/history-of-alzheimers-disease/
  • https://en.wikipedia.org/wiki/Alzheimer%27s_disease#History
  • https://en.wikipedia.org/wiki/George_III#Final_years
  • https://en.wikipedia.org/wiki/Dementia#History
Resimler:

  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Alzheimers_brain.jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:The_story_of_the_greatest_nations;_a_comprehensive_history,_extending_from_the_earliest_times_to_the_present,_founded_on_the_most_modern_authorities,_and_including_chronological_summaries_and_(14783288925).jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Solon,_the_wise_lawgiver_of_Athens.jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:King_Lear_by_George_Frederick_Bensell.jpg
  • https://artvee.com/dl/trace-metals-aging-and-alzheimer-disease#00
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Franc%C3%BAzsky_maliar_-_Old_Testament_Scene_(Solomon_and_King_David)_-_O_253_-_Slovak_National_Gallery.jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Jean-Etienne-Dominique_Esquirol._Lithograph_by_C._Bazin,_183_Wellcome_V0001788.jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Allan_Ramsay_-_King_George_III_in_coronation_robes_-_Google_Art_Project(cropped).jpg
  • https://artvee.com/dl/antwerp-hospital-nuns#00
  • https://artvee.com/dl/barmherzige-schwestern-pflegen-einen-kranken-im-hospital#00
  • https://artvee.com/dl/evangeline-discovering-her-affianced-in-the-hospital#00
  • https://artvee.com/dl/st-philip-visiting-a-hospital#00
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Bacon_1867.jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Gaius_Caesar_Caligula.jpg
  • https://artvee.com/dl/george-kleine-presents-the-cines-photo-drama-quo-vadis-nero-sings-while-rome-burns#00
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Hippocrates_rubens.jpg
  • https://artvee.com/dl/doctors-shop#00
  • https://artvee.com/dl/doctor-and-patient#00
  • https://artvee.com/dl/an-old-man-in-a-tavern#00

  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Cicero_-_Musei_Capitolini.JPG
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Creaci%C3%B3n_de_Ad%C3%A1n.jpg
  • https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Brugge_-_Sint_Jan_-_Middeleeuwse_ziekenzaal_rond_1778.jpg

Yorumlar

  1. Harika bir yazı cok emek veriyorsunuz. Swverek okuyorum Teşekkürler

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar